TÜRKTOB BAŞKANI SAVAŞ AKCAN ZİRVEDE SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK İÇİN TOHUM BAŞLIKLI KONUŞMASINI YAPTI



TÜRKTOB BAŞKANI SAVAŞ AKCAN: "TOHUMCULUKTA İLK 10 ÜLKEDEN BİRİYİZ"

Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan, "Sürüdürülebilir Gelecek için İklim - Su - Tarım Buluşması"nda "Sürdürülebilir Gelecek için Tohum" başlıklı konuşma  yaptı.

Agro Business organizasyonuyla; Agro TV ve İklimBU ortaklığıyla 2024 yılına kadar sürecek etkinlikler, raporlar ve belgeselle farkındalık projesinin ilk buluşması 28 Nisan 2023 Cuma günü Boğaziçi Üniversitesinde Albert Long Hall'da yapıldı.

Agro TV'de 09.00-17.00 saatleri arasında ekranlara gelen Zirve'de TÜRKTOB Başkanı Savaş Akcan, TÜRKTOB'un sayısı 75 bini aşan üyesi ile toprakta gelişen tohumun tarlalardan soframıza ürün olarak gelmesi sürecinin her aşamasında bilimin ışığında çalışmalar yürüttüğünü vurguladı.

Başkan Akcan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bilim bize yerel çeşitlerimizi koruyup sahip çıkmamızı söylüyor. Biz de bu doğrultuda 5 yıldır 400 kadar yerel çeşidimizi doğadan temin edip Gen Bankamıza kazandırdık.    

Bilim bize iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden olan kuraklığa karşı dayanıklı çeşitler geliştirin diyor. Bitki Islakçıları Alt Birliğimizin (BİSAB) üyeleri, son 10 yıldır kuraklığa ve sıcak iklime dayanıklı yerli ve millî çeşitleri geliştirip toprakla buluşturmak için büyük gayret gösteriyor, ciddi AR-GE çalışmaları yürütüyor.

Bilim bize fide ve fidanda Türk çiftçisinin ihtiyaçlarını yerli ve millî olarak temin edin diyor. Fidan Üreticileri Alt Birliğimiz (FÜAB) ve Fide Üreticileri Alt Birliğimiz (FİDEBİRLİK) ile ülkemizin tüm fide ve fidan ihtiyacını ülke topraklarımızdan sağlamak için çabalıyor ve bunu sağlamış durumdayız.

Bilim bize, çok kirlettiğimiz için dünyayı temizlememiz gerektiğini söylüyor. Bunun için de Süs Bitkisi Üreticileri Alt Birliğimizin (SÜSBİR) üyeleri daha çok süs bitkisi fidanı üreterek dünya yüzeyinde daha geniş karbon yatakları oluşturulmasına katkı sağlıyor.

Bilim bize, stratejik ürün olan tohum gruplarını kesinlikle dışarıya bağımlı olmadan kendi öz kaynaklarımızla, kendi gücümüzle üretip kullanmamız gerektiğini söylemekte. Örneğin buğday tohumunu üretmeyip dışarıya bağımlı olursak ilerleyen süreçte sürdürülebilirlik kavramının dışına çıkmış oluruz. Çünkü gıdayı kontrol eden geleceği, dünyayı kontrol eder.

Bizler temel ihtiyaç ürünlerinde tamamen yerli ve millî üretimle şu anda hiçbir ülkeye bağımlı olmadan kendi tohumlarımıza sahibiz.

Böyle olmadığına yönelik yanlış bir algı var.

Muhtemelen Türkiye tohumculuğunun dışarıya bağımlı olduğu yalanını çok duydunuz.

160 milyon dolarlık ithalat, 245 milyon dolarlık ihracat yapan bir sektörüz. İhracatı ithalatından fazla olan bir sektörün dışa bağımlı olduğunu söylemek mantıkla bağdaşmamaktadır.

Verimli üretim yapmak için Türk çiftçisinin eğitimine, yeni metotlara, kıymetli tohuma ihtiyacımız olduğunu bildiğimiz için Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliğimiz (TSÜAB), Tohum Dağıtıcıları Alt Birliğimiz (TODAB), Tohum Yetiştiricileri Alt Birliğimiz (TYAB), kaliteli tohumları uygun zamanda, uygun fiyatta ülkemizin her köşesine ulaştırmak için çalışmalarını devam ettirmekte ve bir metrekare toprağı tohumsuz bırakmamak için çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.   
            
1900'lü yıllarda tohumcuk çalışmalarına başlayan gelişmiş ülkeleri göz önüne alırsak, ilk 1980'lerde özel sektör tohumculuk çalışmalarına başlayan bir ülke olarak bu başarılara son 40 yılda ulaştık.

TOHUMCULUKTA İLK 10 ÜLKEDEN BİRİYİZ

Tohumculukta dünyanın ilk 10 ülkesinden birisiyiz.

Bunu, özel sektörün inancı, gayrati, bilime verdiği değer ile başarmış durumdayız.

Ülkesel bazda planlamadaki eksiklikleri, bizi besleyen bu topraklar için özel sektör olarak gidermeye çalışıyoruz.

Bu toprakların hepimizi doyurduğunun farkında olarak işimizi yapmaya gayret ediyoruz.

Pandemi bize gösterdi ki tarım, beslenme, gıda çok önemli. Bu gerçeği pandeminin etkisi geçince çok çabuk unuttuk.

Gıdanın, gıdasızlığın unutulmamasını, sürdürülebilirlik kavramı içerisinde tarımın çok çok önemli olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim."