-Türk tohumculuk sektörü nereye gidiyor? 

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman SOYLU, Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği (TYAB) tarafından organize edilen "Milli ve Yerli Tohumculukta Sürdürülebilir Stratejiler" çalıştayında, tohumculuk sektörü, politikaları ve stratejileri hakkında özetle şu ifadeleri kullandı:

-Türkiye üretim ve dış ticaret açısından çok iyi gidiyor

"Tohumculuk çok önemlidir. Tohumculuk tarımımızın temel direğidir. Tohumculuk sektörü özellikle 2002 yılından itibaren çok ciddi ivme kazandı. Türkiye üretim açısından çok iyi gidiyor. Türk tohumculuğu 1 milyon 60 bin ton sertifikalı tohum üretimine ulaştı.

Önümüzdeki 5 yıl içinde sertifikalı tohum üretimini 2 milyon tona yükseltme hedefimiz var. İhracat-ithalat dengesine baktığımız zaman, özellikle süs bitkilerini, fidanı da işin içine kattığımızda, artı veren bir tohumculuk ticareti söz konusudur. Bugün tohumculuk sektörü 91 ülkeye ihracat yapıyor.

Tarla bitkileri tohumculuğunda da yerli ve milli noktasında %80'lere varan bir gelişme kaydetmiş bulunmaktayız.
Özellikle hibrit tohumlarda; mısır, ayçiçeği, şeker pancarı tohumculuğunda yerli çeşitlerimizin geliştirilmesine ihtiyaç var. Bu ürünlerin ekim alanlarının da yaygınlaşması gerekiyor.
 
-Tohum yetiştiriciliği ayrıca desteklenmelidir

Tohum Yetiştiricileri Alt Birliği de 45 bin kişilik bir ailedir. Tohum yetiştiriciliği ayrı bir sektördür, uzmanlık gerektirir. Çünkü tohum yetiştiricisi daha hassas üretim yapıyor. Tohum yetiştiricisi demek aynı zamanda bir eğitmen demektir. Çevresine örnek olan, doğru yetiştirmeyi bilen kimse demektir. Bu nedenlerle tohum yetiştiricilerine pozitif ayrımcılık yapmamız gerekiyor. Bugün herkes destekleniyor. Ama tohum yetiştiricileri maalesef desteklenmiyor. 

-AR-GE yatırımları ortak altyapı ile artmalı 

Özel sektörümüzün AR-GE yatırımlarını biraz daha artırması, yerli ve milli çeşitlerin ıslah çalışmalarına ağırlık vermesi gerekiyor. Bu anlamda kamunun da özel sektörün de AR-GE çalışmalarına alt yapı hazırlama ve yönlendirme gibi konularda ciddi yükümlülükleri var.
 
Ülkemizde tohum üreticisi firmaların çoğu küçük ölçekli firmalardır. Küçük ölçekli firmaların AR-GE'ye finans ayırması çok zor oluyor. Bu aşamada özellikle küçük firmaların bir araya gelip, ortak alt yapı ile AR-GE konusunda çok daha ileri boyutlara gidebileceklerini düşünüyorum.

-TÜRKTOB ve Alt Birlikleri yoğun çaba gösteriyor

Türkiye Tohumcular Birliğine (TÜRKTOB) bağlı 7 tane alt birliğimiz var. Hepsi birbirinden değerlidir. Gerçekten yoğun bir çaba gösteriyorlar. Burada özellikle kamu, özel sektör, üniversite ve çiftçi döngüsünü çok iyi kurduğunuz takdirde sürdürülebilir tohum stratejilerinde çok daha iyi noktalara gideceğimize eminim. 

Ülkemiz çok değişik ekolojilere sahip. Her ekolojiyi değerlendirip farklı bölgelerde farklı tohum çeşitlerine göre uzmanlaşabiliriz."